Siyasette para var

Pahalı arabaları ve lüks yaşamıyla dikkati çeken, sosyal medyaya düşen kokain görüntülerini “Pudra şekeriydi” diye savunan Kürşat Ayvatoğlu “Güç ve nüfuz elde etmek için AK Parti’de olmak istedim” demişti.

25 yaşındaki gencin kısa sürede böylesine şaşaalı bir hayatı nasıl elde ettiği merak konusu olurken, siyasi nüfuzla elde edilen lüks hayat örnekleri ortaya çıkmaya devam ediyor.

Son olarak AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın’ın kuzeni ve eski danışmanı Ömer Faruk Işık’ın aracındaki balya balya paraların görüntüsü sosyal medyada yayımlandı.

İHALE TEHDİDİYLE BEŞ MİLYONLUK VURGUN

, AK Parti genel merkezinde görüştüğünü ileri sürdüğü Ahmet Aydın ile kuzenini kendisini 36.2 milyon TL dolandırmakla suçladı ancak kendisi tutuklandı.

Son olayda ise savunma sektöründe faaliyet gösteren , boy boy fotoğraflar çektirip karşılıklı ziyaretler gerçekleştirdiği devlet büyükleri ve kamu görevlileri ile yakınlığı sayesinde şirketine Savunma Sanayi Başkanlığı’nın alt kuruluşu gibi bir imaj çizdi.

Alver sektördeki firmaları ‘İhalenizi iptal ettiririz’ diye tehdit ederek 5 milyon TL’lik vurgun yapmakla suçlanıyor.

ANKARA İŞ MERKEZİ

Kürşat Ayvatoğlu skandalı unutulmadan AK Parti Adıyaman milletvekili Ahmet Aydın’ın danışmanı ve kuzeni Ömer Faruk Işık’ın karıştığı milyonlarca liralık rüşvet olayı iddiası adliyelik oldu. Ardından Ankara’da iktidardan pek çok kişi ile yan yana fotoğrafı bulunan ve Savunma Sanayii alanında çalıştığını söyleyen Hüseyin Mesut Alver’in tehdit ile 5 milyon liralık dolandırıcılık yapması siyasette yeni bir tartışma başlattı. Hükümetten üst düzey kişilere yakın durarak yapılan yolsuzluklar sonrası “Siyasette para var” tepkisine neden oldu.

Ankara’da AK Parti’de büro elemanı olarak çalışan Kürşat Ayvatoğlu’nun sosyal medyada uyuşturucu kullandığı anlara ait görüntülerin paylaşılması sonrası ortaya çıkan skandal siyasetin güğndeminde sıcaklığını koruyor.

Muhalefet, büro elemanı Ayvatoğlu’nun lüks hayatı ve aylık gerlirinin 38 bin lira olduğunu açıklaması sonrası “Bu değirmenin suyu nereden geliyor” tepkisi göstermiş yaşananların soygun olduğunu belirtmişti. Bu olayın gündemde sıcaklığını korurken benzer iki skandalın daha ortaya çıkması ‘Ankara’da siyasilerin yanında yer almanın para kazanmanın yolu’ olarak yorumlandı.

AYVATOĞLU SKANDALI

AK Parti Genel Merkezi çalışanı Kürşat Ayvatoğlu’nun lüks bir araçta uyuşturucu kullanırken çekilen görüntülerinin sosyal medyada paylaşılması, kamuoyunda derin tartışmalara yol açtı. Üzerine bir de ‘pudra şekeri’ ifadesi eklenen olay, sosyal medya platformlarında adeta infial yarattı.

Ayvatoğlu, kamuoyunda muhalif kesimden büyük tepki çekti ancak konu, en aşağıdan en yukarıya kadar AK Parti çevrelerinde de ciddi bir şekilde gündem oldu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ “Ortaya çıkan görüntülerde samimi olarak kendilerine oy veren insanlardan üzülenler olduğunu” söyledi.

Ayvatoğlu ise bir açıklamasında “Daha fazla nüfuz sahibi olma, olduğundan farklı görünme çabasıyla gücün yanında görünme, hükümetteki güçlü insanlarla fotoğraf vererek kendime yeni kapılar açma düşüncesi beni her gün başka bir yanlışa sürükledi” dedi. Yaşanan Ayvatoğlu olayı muhalefetin sert tepkisine neden oldu.

Ayvatoğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu dahil hükümetin en üst kadamesinden kişilerle yan yana çekilen fotoğraflarının olması nedeniyle iktidara ayrıca sert tepkiler yöneltildi.

DANIŞMAN OLAYI

Ayvatoğlu tatışmaları siyasi gündemde yerini korurken, benzer biçimde AK Partili Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın’ın kuzeni ve danışmanı Ömer Faruk Işık ile arkadaşlarının adının karıştığı yeni olaylar gün ışığına çıktı.

Adıyamanlı iş insanı Sadık Gürsoy’un, Gaziantep’in Şehit Kamil ilçesinde Milli Emlak’a ait bir arsayı geçen mayısta satın almak istemesiyle başlayan olaylar zinciri, AK Partili Adıyaman milletvekili Ahmet Aydın, kuzeni ve aynı zamanda danışmanı Ömer Faruk Işık, diğer kuzeni ve Adıyaman Halkbank Şube Müdürü Mehmet Yunus Selçuk, Ankaralı mafya lideri Feridun Öncel’in yakını Salih Azad Öncel’in içinde yer aldığı adli yargılama sürecine konu oldu.

7 MİLYON LİRA ELDEN TESLİM

T24’ün haberine göre, Gürsoy, yakın arkadaşı Işık’tan ‘Gaziantep’in Şehit Kamil ilçesinde Milli Emlak’a ait olan ve piyasa değeri 200 milyon lira olduğu öne sürülen 33.5 dönümlük arazinin satışının sağlanması’ teklifini aldı. Gürsoy ise yeterli parası olmadığı teklifi geri çevirdi.

Ardından ikna için Gürsoy ile milletvekili Aydın, AK Parti Genel Merkezi’nde görüştü. İkna olan iş insanı parasal işlemlerden sonra arsanın sahibi oldu. Ancak, sonradan tapunun da banka dekontlarının da sahte olduğu ortaya çıktı.

Bunun üzerine Gürsoy, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusuna göre, talimat üzerine Gürsoy, Adıyaman Vakıfbank’tan aldığı 9.5 milyon lira teminat karşılığında aldığı paradan yaklaşık 7 milyon lirasını tapu harç bedelinde kullanılmak üzere Işık ve Selçuk elden teslim aldı.

Teslimat sırasında Gürsoy’un yanında Hacı Okan Öztürk ile Necmi Gürsoy; Işık ve Selçuk’un yanında ise, Salih Azad Öncel ve İsmail Gökhan Selçuk vardı. Zaman içinde Işık ve Selçuk’un talep ettiği masraf miktarı çerçevesinde yüklü miktarda para, Gürsoy tarafından teslim edildi. Verilen paralardan 750 bin Euro’luk bir bölümü İstanbul’da bir dövizciden alınarak Salih Azad Öncel’e teslim edildi.

YOZGAT’TA TAPU İŞLEMİ

Parasal işlemlerin yürütülmesi sonrasında ekim ayına gelindiğinde iddiaya göre; Işık ve Selçuk tapu işlemlerinin Ankara yerine Yozgat’ın Kadışehri ilçesinde yapılacağını belirtti. Yozgat’a gidildi, işlemler tamamlandı ve arazinin tapu belgesi Gürsoy’a verildi.

Ancak, sonrasında Gürsoy tapu senedi ile tapu harcı için yatırılan 7 milyon liralık banka dekontunun da sahte olduğunu öğrendi. Gelişme üzerine, Gürsoy, anlaşma yaptığı kişilerle buluştu. Kendilerinden toplamda 36 milyon 243 bin liralık senet aldı.

Senetler, Mesut Öztunç tarafından imzalandı. Ardından Işık ve beraberindeki kişiler de Gürsoy hakkında zorla senet imzalatmak, şantaj, tehdit suçlarından şikayetçi oldu. Şikayet üzerine, Gürsoy’un kaldığı otele baskın yapan polis, 3 ruhsatsız silah buldu. Gürsoy, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

İHALE TEHDİDİYLE 5 MİLYONLUK DOLANDIRICILIK

Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerine yapılan ihbar yeni bir Kürşat Ayvatoğlu, vakasını ortaya çıkardı. Savunma sanayi üzerine faaliyet gösteren şirketlerin dolandırıldığı yönünde ihbar üzerine harekete geçen ekipler, TR-STS Savunma ve Harp Sanayi Genel Müdürlüğü üzerinde yoğunlaşarak bir süre teknik ve fiziki takipte bulundu.

Sosyal medyada Savunma Sanayi Başkanlığı’nın bir alt kuruluşu imajı çizen ve iktidardaki birçok isimle yan yana fotoğraflar paylaşan şirket sahibi, kamuoyunda güven kazandı. Şirketlerinin başkanlığa bağlı bir kuruluş olduğunu iddia eden ekip, iş birliği yapmayanları ‘iş yapamamakla’ tehdit etti. Bahsi geçen şirket ayrıca, savunma sanayi alanında ihale kazanan şirketler ile temasa geçerek kendilerine de pay verilmesini talep etti.

Şirketlerin kabul etmemeleri durumunda devlet büyükleriyle temaslarının olduğunu ve ihaleyi iptal ettireceklerini söylendi. Şirketin uyguladığı bu yöntemlerle 5 milyon TL’lik vurgun gerçekleştirdi. Kendisini yönetim kurulu başkanı olarak tanıtan kişinin, sosyal medya hesaplarından devletin önemli kademelerinde görev alan kişilerle çekilmiş fotoğraflar paylaşıldığı da görüldü. Mali Şube Ekipleri, 6 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından operasyon için düğmeye bastı.

Ekipler, TR-STS Savunma ve Harp Sanayi Genel Müdürlüğü merkezine gelerek Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hüseyin Mesut Alver’in aralarında bulunduğu 7 kişiyi gözaltına aldı. Merkezde yapılan aramalarda çok sayıda aır soft silah, dinleme cihazı ve sinyal kesici jammer ele geçirildi.

Yüksek güvenlikli binanın duvarında “Bu tesiste NATO ve milli gizlilik dereceli projeler nedeniyle ses ve görüntü kaydı yapılmamaktadır” yazısı dikkat çekti. Gözaltına alınan şüpheliler sorguya alındı. Alver’İn Sayıştay Başkanı ve Emniyet Genel Mdürü Yardımcısı dahil pek çok üst düzey yergı organı yöneticisi ile bürokratla fotoğrafının olması dikkat çekti.